Yarınları düşünme sorunsalı

Hayatı sorguladığım şu küçük zaman dilimlerinden birinde aklıma şu sorular takılıyordu.Yarınını düşünenler mi kazanıyordu,yarın ola hayrola diye gelişigüzel yaşayanlar mı? Sanırım ben net bir şekilde ikisine de ait hissetmediğim için kendimi kafam bu soruya epeyce takılmıştı.Her şeyi planlayarak yaşayamazdık, kabul.Ama bir sonraki adımı belli olmadan düzenli ve başarılı hayat nasıl gerçekleşirdi? Yoksa planlar plansız hayatlara mı sebep olmaktaydı? Bence planlar yapmalıyız ama gerçekçi, aynı hayatta sahici olmamız gerektiği gibi. Gerçekleşmeyen yığınlarca planı olan ben bu durumdan mutsuzum.Gerçekleşen yığınlarca planımdan da mutluyum aslında.Ama ne kadar planlasam da olması gerekenin önüne geçemediğimi hissediyorum bazen.Doğru planlarımı yanlış hamlelerle yok ettiğimi de düşünmüyor değilim. Hayata bir oyunmuş gibi davranmayı asla istemem. Böyle konuştuğuma bakmayın sayın okurlar.İnsan planlar, bazıları plana uyar bazıları planı bozar. Ben kendimi hangisinde görüyorum? Kesinlikle plan da yaparım,plan da bozarım.Size tavsiye vereceksem eğer; plansız kalmayın,büsbütün planların kölesi olmayın.Pek çoğumuz yarını düşünmeden yaşayamaz biliyorum, ama gamsız olmanın formülü yarını düşünmemekten geçiyor.Yarın ola hayrolacı diye tabir ettiğim kişilere de haksızlık etmek istemem.Onlar fazla gamsız olsa da kafaya takmamanın formülüne kısa yoldan ulaşanlar,emin olun.Yarınlarla kafayı bozmayın, geçmişe bağlı kalmayın, en çok da anda kalın esen kalın!

İyi geceler
Beyza